Profesyonel Gelişimde Eğitim ve Sonrası
İş dünyasının karmaşıklaşan projeleri nitelikli proje ekiplerini gerektiriyor ve artan proje sayısı nedeniyle de organizasyonlar yetkin proje yöneticileri bulmakta zorlanıyor. Çevrimiçi veya sınıf eğitimleri bu sorunu aşmak için temel bir araç olarak kullanılsa da, asıl öğrenme, gerçek yaşamdaki deneyimlerle gerçekleşiyor. Bu öğrenim ve gelişim sürecinin genel performansında, eğitim sonrasındaki dönemin nasıl değerlendirildiği de oldukça etkili.
Gelişimde eğitimlerin rolünü, katalizörlerin işlevine benzetirim. Katalizörler nasıl reaksiyonları hızlandırarak veya mümkün kılarak kimyasal süreci geliştirirse, iş yaşamındaki eğitimler de profesyonellerin gelişimini hızlandırır. Ancak, kimyasal reaksiyonlardan farklı olarak, kalıcı ve sürdürülebilir gelişim, eğitim sonrasında da destek gerektirir. Eğitimde kazanılan bilgi ve beceriler çoğu kez hemen kolaylıkla kullanılamaz. Kullanıcı bunları uygulamakta zorlanır, hatta başarısız olup, olumsuz deneyimler de yaşayabilir. Bu nedenle eğitim sonrası kullanıcıyı izleyen, destekleyen ve değerlendiren programlara ihtiyaç vardır.
Kaoru Ishikawa’nın şu sözünü hemen hemen her eğitimde gündeme getiririm: “Başarısızlık başarının tohumudur”. Ancak, ardından şunu da eklerim: “Eğer ders alırsanız!”. İş yaşamında geçen yıl sayısı, ünvanın önünde “Kıdemli” sıfatının yer alması önemsenir. Oysa ki deneyimlerin nasıl değerlendirildiği, deneyimi yaşamak kadar önemlidir.
Her deneyim bizi geliştirecek fırsatlar barındırır. Buna karşılık, halı altına süpürülen başarısızlıklar, dışımızda gelişen koşullarla kazanılan başarılar üzerine düşünüp, olanları anlamaya çalışmadığımızda bu deneyimler gelişimimize ne kadar katkıda bulunabilir? Özellikle bizi yetersiz, beceriksiz hissettiren olaylarla yüzleşip, dersler çıkarmadığımızda, bu yaşadıklarımız cesaretimizi kırıp, benzer durumlarda bizi daha çekingen ya da agresif yapmaz mı?
Eğitim sonrası dönemde çalışanı izleyecek, zorlandığında destek verecek mentorluk veya koçluk programlarının organize edilmesi, eğitim alanın yaşayabileceği olumsuzlukları kazanıma dönüştürme fırsatı verir. Bu tür programlar, sınırları net çizilmemiş ortamlarda belirsizliklerle mücadele eden proje yöneticilerinin gelişimine destek verip kendi ekip üyelerinin gelişimlerine nasıl yardımcı olabileceği konusunda da farkındalık yaratır, liderlik potansiyellerini ortaya çıkarır.
Eğitimler, profesyonellerin yetkinliklerini geliştirmede önemli bir araç olsa da, asıl gelişim eğitim sonrası süreçte gerçekleşir. Eğitim sonrasında, yapılandırılmış programlarla çalışanı izlemek, desteklemek ve değerlendirmek bu nedenle önemli ve gereklidir.